Uruguay ‘ötanazi’yi yasallaştıran ilk Latin Amerika ülkesi oldu

31 senatörden 20’sinin “evet” oyu verdiği oylamayla, beş yıl süren kapsamlı bir yasama süreci tamamlandı. Araştırma şirketi Cifra’ya göre Uruguay halkının %62’si bu yasal düzenlemeyi destekliyordu. Tasarıya sol eğilimli Frente Amplio bloğunun tamamı, Partido Colorado’dan iki senatör ve merkez sağ Partido Nacional’den bir senatör destek verdi.
Bu kararla Uruguay, “Onurlu Ölüm” (Muerte Digna) adı verilen yasa tasarısını parlamentodan geçirerek ötanaziyi yasalaştıran Latin Amerika’daki ilk ülke oldu. Bu, konunun anayasa mahkemesi kararlarıyla değil, tam yasama süreciyle kabul edildiği anlamına geliyor. Bu yönüyle, ötanazinin yalnızca yüksek mahkeme kararlarıyla suç olmaktan çıkarıldığı ancak yasallaştırılmadığı Kolombiya ve Ekvador’dan ayrılıyor.
Yasanın içeriği
Kabul edilen yasaya göre, reşit ve “psikolojik olarak uygun” her birey, geri dönüşü olmayan, tedavi edilemez bir hastalığın terminal dönemindeyse ya da bu hastalık nedeniyle dayanılmaz acılar çekiyor ve yaşam kalitesinde ciddi, ilerleyici bir düşüş yaşıyorsa ötanazi talebinde bulunabilecek.
Hasta, kararı bizzat ve yazılı olarak vermek zorunda olacak. Başvuruyu yalnızca Uruguay vatandaşları veya ülkede yasal olarak ikamet eden yabancılar yapabilecek. Yasa, ölümün “ağrısız, huzurlu ve insan onuruna yakışır biçimde” gerçekleşmesini öngörüyor.
Bu yasa, Uruguay’da daha önce kürtajın yasallaştırılması, eşcinsel evliliklerin kabulü ve esrar pazarının devlet tarafından düzenlenmesi gibi ilerici reformların ardından gelen yeni bir adım olarak görülüyor. Bu tür yasalar sayesinde Uruguay, yaklaşık on yıl önce José “Pepe” Mujica döneminde bölgenin en ileri haklar gündemine sahip ülkesi haline gelmişti.
Yasanın arka planı
Tartışmaların başlangıcına, Uruguay Futbol Federasyonu’nda tanınan bir isim olan Fernando Sureda öncülük etmişti. Sureda, 2019’da ALS (Amyotrofik Lateral Skleroz) hastalığının neden olduğu dayanılmaz acılara son verebilmek için ötanazinin yasallaştırılmasını istemiş, 2020’de yaşamını yitirmişti.
Aynı yıl, Partido Colorado milletvekili Ope Pasquet, ötanazinin suç olmaktan çıkarılmasına yönelik ilk yasa tasarısını sunmuştu. Frente Amplio milletvekillerinin katkılarıyla geliştirilen tasarı, 2022 Ekim’inde Temsilciler Meclisi’nde onaylandı; ancak o dönem muhafazakâr eğilimli Senato’da reddedildi. Yeni tasarı, Frente Amplio tarafından revize edilerek Ağustos 2025’te Meclis’ten geçti ve bu hafta Senato’da yapılan uzun tartışmaların ardından kabul edildi.
Uygulama ve güvence mekanizması
Yasa, Hollanda gibi ülkelerin 20 yılı aşkın deneyiminden ilham alan net tanımlar ve denetim sistemleri içeriyor. Buna göre:
Ulusal Sağlık Sistemi’nin tüm kurumları, bu hakkın kullanılabilmesi için gerekli hizmetleri sunmakla yükümlü olacak.
Onursal bir komisyon oluşturulacak; bu kurul, her yıl yapılan ötanazi vakalarını değerlendirecek ve Sağlık Bakanlığı ile Parlamento’ya rapor sunacak.
Hastanın ötanazi talebinde bulunması süreci ise şu şekilde işleyecek:
Hasta, talebini doktoruna şahsen iletecek ve yazılı başvuru yapacak.
Doktor, palyatif bakım olanakları hakkında bilgi verecek ve başvurunun koşullara uyup uymadığını en fazla üç gün içinde değerlendirecek.
Kararın geçerli olabilmesi için bağımsız ikinci bir doktorun beş gün içinde onayı gerekecek.
Görüş ayrılığı olursa, beş gün içinde bir tıbbi kurul (Junta Médica) devreye girecek.
İkinci bir görüşme sırasında hasta, iki tanığın huzurunda “her zaman geri çekilebilir” yazılı son isteğini beyan edecek. Doktor, hastanın istediği yer ve zamanda ötanaziyi uygulayacak.
Yasanın ilk tasarısını hazırlayan Ope Pasquet, oturumda şu ifadeleri kullandı:
“Ötanazi isteyen bunu talep eder; istemeyen reddeder. Hiçbir otorite kimin ötanaziye uygun olup olmadığına karar vermeyecek. Bu, defalarca tekrarlanan bir yanlış bilgidir. Karar tamamen bireye aittir.”
Muhalifler arasında yer alan Partido Nacional senatörü Javier García, “onurlu ölüm” ve “özgürlük” kavramlarını sorguladı:
“Devlet, yaşamı koruma sorumluluğunu üstlenmeden ölüm sürecine dahil olmamalıdır. Hayatı yaşanabilir kılacak kadar güç sunmayan bir yasa, yalnızca ölümü düzenlememelidir.”
İktidar bloğundan Frente Amplio senatörü Daniel Borbonet ise yasanın kimseye bir yükümlülük getirmediğini vurguladı:
“Bu yasa kimseyi zorlamıyor; yalnızca bugüne dek olmayan bir alternatifi sunuyor. Bu, yaşama değil, kendi sonunu seçme hakkıdır.”
Oylamanın ardından Frente Amplio’dan Constanza Moreira, X hesabında şu mesajı paylaştı:
“Bugün Uruguay, haklar gündeminde yeniden öncü konumda. Ötanazi yasasını onayladık: İnsanların son ana kadar onur ve özgürlük içinde karar verme hakkını tanıyan bir yasa.”
Yasanın yürürlüğe girmesinden sonra, yürütme organının (hükümetin) altı ay içinde yönetmelikleri çıkararak uygulamayı düzenlemesi gerekiyor.