Geleceğin şehirleri teknolojiyle yükseliyor

Anahtar Fikirler Zirvesi kapsamında yaptığı konuşmada sektöre yön verecek değerlendirmelerde bulunan Emlak Konut GYO Genel Müdürü Yasir Yılmaz, şehirlerin geçirdiği dönüşümün sadece fiziksel yapıları değil, aynı zamanda yaşam tarzlarını, beklentileri ve öncelikleri de yeniden şekillendirdiğini ifade etti. Yılmaz, bu dönüşümün temelinde, teknoloji, veri odaklı planlama, yapay zeka ve verimliliğin yattığını vurguladı. Emlak Konut’un bu dinamikleri kullanarak geleceğin şehirlerini inşa etme vizyonuna sahip olduğunu belirten Yılmaz, “Bilgiyle güçlenen, teknolojiyle dönüşen, girişimcilikle büyüyen bir kalkınma modelini benimsiyoruz” dedi.

Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye Yüzyılı” vizyonunun bu dönüşümün pusulası olduğunu ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un liderliğinde geliştirilen stratejilerin sahadaki uygulamalara yön verdiğini belirten Yılmaz, Millî Teknoloji Hamlesi kapsamında geliştirilen yerli ve yenilikçi çözümlerin ülkenin geleceğine değer kattığını ekledi.

YERLİ ÜRETİM VE YENİLİKÇİLİKTE ÖNCÜ ADIMLAR

Emlak Konut’un dijitalleşme, yerli üretim ve yenilikçilik odaklı yaklaşımının somut örneklerini de paylaşan Yasir Yılmaz, şunları vurguladı:

Emlak Konut Asansör Sistemleri (EKA): 2021 yılında faaliyetlerine başlayan EKA’nın Konya’daki üretim merkezinde yüzde 97 yerlilik oranına ulaşarak hem iç pazarda güçlü bir konuma geldiğini hem de uluslararası pazarda dikkat çeken bir marka olduğunu belirtti.

EKA Enerji ve Teknoloji: 2025 yılında kurulan EKA Enerji ve Teknoloji ile enerji çözümlerinden yazılıma, altyapıdan Ar-Ge’ye geniş bir yelpazede çalışmaların derinleştirildiğini açıkladı. EKA Enerji’nin araç şarj teknolojileri gibi geleceğin ihtiyaçlarına yanıt veren alanlarda da aktif rol üstlendiğini ifade etti.

Bu girişimlerin, Millî Teknoloji Hamlesi’nin sahadaki yansımaları olarak ülkenin kalkınma hedeflerine katkı sağladığını dile getirdi.

GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNE DESTEK VE ORTAK AKIL VURGUSU

Yılmaz, girişimcilik ekosistemine verdikleri önemi şöyle açıkladı:

Girişimlerin Değerlendirilmesi:

Zirveye hazırlanırken, gayrimenkul ve inşaat teknolojileri alanında yenilikçi çözümler sunan girişimlere ulaşmak amacıyla ülkenin önde gelen 7 teknoparkıyla doğrudan temas kurduklarını ve 100’ün üzerinde girişimi değerlendirmeye aldıklarını belirtti.

Pilot Projeler ve İş Birlikleri:

Titiz çalışmalar sonucunda zirveye davet edilen 20 girişimden beşiyle uygulama alanlarında pilot projeler başlattıklarını söyledi. Emlak Konut olarak bilgi birikimlerini ve kaynaklarını bu girişimlerin gelişimi için aktif şekilde kullandıklarını ekledi.

Akademik Destek ve Entegrasyon:

İTÜ ARI Teknokent ve Yıldız Teknopark’ın katkılarıyla zirvenin güçlendiğini ve uzun soluklu iş birlikleri kurma arzusunda olduklarını belirtti. Yıldız Teknik Üniversitesi ile sağlanan akademik ve teknik doğrulama süreçlerini daha geniş bir yapıya dönüştürmeyi hedeflediklerini ifade etti.

Tedarikçi Ekosistemine Entegrasyon:

Girişimlerin ürün geliştirme süreçlerinde sundukları mentorluk, teknik rehberlik ve pilot uygulama desteğiyle, onları kendi tedarikçi ekosistemlerine entegre etmeyi amaçladıklarını vurguladı.

YAPI SAĞLIĞI İZLEMEDE DEVRİM NİTELİĞİNDE BİR ADIM

Emlak Konut Anahtar Fikirler Zirvesi’nde dikkat çeken girişimlerden biri olan Structhealt, binaların yapı sağlığını izleyen ve deprem sonrası hasar tespiti için hayati veriler sunan yenilikçi platformunu tanıttı. Şirketin CEO’su Volkan Ergen, deprem ve yapı alanında yüksek lisans ve doktora derecelerine sahip bir inşaat mühendisi olarak, projelerinin ülkemizin deprem gerçeği karşısında nasıl bir fark yaratacağını anlattı.

Volkan Ergen, sistemlerinin çalışma prensibini şu şekilde özetledi: “Yapının farklı noktalarına yerleştirdiğimiz çeşitli sensörlerden elde ettiğimiz veriler web tabanlı platformumuza aktarılıyor. Burada yapının 3 boyutlu statik analiz modeli var, bu deprem etkisi altında yapı tekrar analiz ediliyor ve analiz sonucunda kolon kirişteki hasar seviyelerini görüntüleyebiliyoruz.”

Bu teknolojinin en büyük avantajı, özellikle bir deprem anında veya sonrasında ortaya çıkıyor. Ergen, “Kamunun ya da özel sektörün bir sürü farklı binası var. Bu binalar hakkında kullanılabilir mi kullanılamaz mı? Öncelikli olarak hangi binalara gidelim, hangi binaları tahliye edelim? Bunlar hakkında ellerinde karar vermeye yardımcı olacak hiçbir veri yok, bu platform bunu sağlıyor” ifadeleriyle, sistemlerinin karar vericilere anında ve doğru bilgi sağlama kapasitesine dikkat çekti. Ergen deprem sonrasında hangi okulun, hangi hastanenin kullanılabilir olduğunu veya hangi binanın hasar aldığını anında görüntüleyerek afet sonrası yönetimi büyük ölçüde kolaylaştırdıklarını vurguladı.

SENSÖRDEN VERİYE, ŞEHİRDEN BİNALARA AKILLI ÇÖZÜMLER

Emlak Konut Anahtar Fikirler Zirvesi’nde dikkat çeken girişimlerden biri olan Volly Teknolojileri, IoT, yapay zeka ve akıllı şehirler alanındaki uzmanlıklarıyla geleceğin yaşam alanlarına yön veriyor. Şirketin CTO’su Emre Bora, zirvede özellikle asansör ve yürüyen merdivenlerin uzaktan yönetimi üzerine geliştirdikleri çözümü tanıtırken, operasyonel verimlilik ve maliyet avantajlarına vurgu yaptı.

Emre Bora, Volly Teknolojileri’nin temelde IoT (Nesnelerin İnterneti), yapay zeka ve akıllı şehirler/mikromobilite üzerine çözümler sunan bir şirket olduğunu belirtti. Emlak Konut özelinde ise asansörler ve yürüyen merdivenlerin akıllandırılması ve uzaktan yönetimiyle ilgili bir çözüm üzerinde ilerlediklerini açıkladı. Bora, genel olarak yaptıkları çözümlerin IoT ve akıllı binalar üzerine yapay zekayı konumlandırarak, görüntü işleme, makine öğrenimi (machine learning) ve derin öğrenme (deep learning) karar mekanizmalarını ekleyerek endüstriyel çözümler sunduklarını ifade etti.

Bu yenilikçi çözümlerin sektöre kazandıracağı kolaylık ve faydaları açıklayan Emre Bora, Volly Teknolojileri’nin tüm çözümlerinin bir kurumun operasyonel harcamalarını (OPEX) ve sermaye harcamalarını (CAPEX) yönetmeye yönelik olduğunu dile getirdi. Bora, “Teknik servis tarafındaki dağınık mimaride çalışan kurumlar operasyonel süreçlerini ayrı ayrı gidip oralarda bakım destek hizmetleri vermek yerine biz bunu merkezileştiriyor, tek bir merkezden yönetilebilir hale getiriyoruz” dedi. Bu merkezileşmenin, Türkiye’nin 81 ilinde ve birçok farklı noktada hizmet verilen alanlarda uzaktan yönetim imkanı sağlayarak büyük bir verimlilik ve maliyet tasarrufu getireceğini vurguladı.

ATIKLARDAN YALITIM MALZEMESİ ÜRETİYOR

Tekstil ve plastik atıklarını inovatif bir yaklaşımla inşaat sektörüne kazandıran Harcy, geliştirdiği yeni nesil ısı yalıtım malzemesiyle dikkatleri üzerine çekiyor. Firmanın kurucu ortağı Ahmet Haris Lala, atık malzemelerden üretilen bu ürünün hem çevreci özellikleriyle hem de maliyet avantajıyla sektörde önemli bir fark yaratacağını belirtiyor.

Harcy tarafından üretilen yalıtım malzemesi, mevcut muadilleriyle birebir aynı özelliklere sahip olmasının yanı sıra, piyasadaki en uygun fiyatlı ürünlerle rekabet edebilecek düzeyde bir maliyet sunuyor. Lala, ürünlerinin her metrekarede 2 kilogram atığın geri dönüştürülmesini sağlayarak 2.7 kilogram karbondioksit emisyonunu engellediğini vurguladı.

Ahmet Haris Lala, Harcy’nin yenilikçi ürününün gayrimenkul ve inşaat sektörüne getireceği farkları şu şekilde açıkladı: “Öncelikle çevreci bir ürün olması sebebiyle firmalar, önemli miktarda eksi karbon kredisine başvurabilecekler. Bunun dışında, piyasadaki en uygun yalıtım malzemesi fiyatına satış yapmamız, inşaat firmalarına ciddi bir maliyet avantajı sağlayacak. Ürünümüz çevreci olduğu için dünyaya da büyük bir fayda sunacağız.”

YAPAY ZEKA İLE EMLAK SATIŞINI DÖNÜŞTÜRÜYOR

Gayrimenkul sektöründe dijitalleşmenin öncülerinden Sugar firması, yapay zeka destekli render uygulamasıyla satış süreçlerine inovatif bir yaklaşım getiriyor. Firma Satış Müdürü Sahra Demirtaş, Emlak Konut Düşler Vadisi Projesi’ndeki uygulamalarını anlatarak, tamamlanmamış dairelerin iç mekan tasarımlarını gerçekçi görsellerle nasıl sunarak satış deneyimini zenginleştirdiklerini paylaştı.

Demirtaş, Sugar’ın geliştirdiği render uygulamasının, Emlak Konut Düşler Vadisi Projesi’nin satış ofislerinde bir kiosk olarak yer aldığını belirtti. Bu sistem sayesinde, tamamlanmamış olarak satışa sunulan dairelerin iç mekan tasarımları, dekorasyonlu ve yaşanabilir halleriyle dijital ortamda gösterilebiliyor. Uygulamanın yapay zeka destekli çalıştığını vurgulayan Demirtaş, kullanıcıların ister prompt (metin komutu) girerek ister sözlü dikte ile tasarım yapabildiğini ifade etti.

Bu yeniliğin gayrimenkul ve inşaat sektöründe oluşturduğu farka değinen Sahra Demirtaş, “Satış görevlileri normalde tamamlanmadan verilen dairelerde satış konusunda bazı noktaları, detayları, ışıklandırmayı göstermekte zorlanıyorlardı. Biz bununla birlikte dairenin yaşanılabilir halinin nasıl olduğunu teknolojik şekilde göstermiş oluyoruz” dedi. Bu sayede potansiyel alıcılar, henüz tamamlanmamış bir daireyi zihinlerinde canlandırmak yerine, nasıl bir yaşam alanına dönüşeceğini somut bir şekilde görebiliyor.

Sugar’ın yapay zeka destekli render uygulaması, gayrimenkul sektöründe satış süreçlerini dönüştürerek hem alıcılara daha iyi bir deneyim sunuyor hem de satış ekiplerinin işini kolaylaştırıyor. Bu yenilikçi yaklaşım, sektördeki dijital dönüşümün somut örneklerinden biri olarak öne çıkıyor.